Gana'ya İlk Geliş

Bundan bir sene kadar önce Afrika'ya taşınma kararı aldık. Henüz bir aylık evliydik ve İstanbul'da yuva kuracağımız evi bulmak için aylarımızı vermiştik. Emlakçılar, mobilya dükkanları, teslimatçılar... Düzen kurmak için yaptığımız diğer hazırlıklardan bahsetmek bile istemiyorum! Balayı sonrası tam rutin hayatımıza dönüş yapmış ve bir oh çekmiştik ki tuhaf bir soruyla karşılaştık: Gana'da yaşar mıydık? Eşimin iş değişimi sebebiyle aldığımız bu soruyu ölçtük, tarttık ve sonunda açıkçası çok da emin olmadan Gana için yola çıktık. 

Buraya gelmeyi düşündüğümüzde bölge hakkında -national geografic yazılarını ve medyada çıkan birkaç haberi saymazsak- pek bir bilgimiz yoktu. Zaten bizden bu denli farklı bir coğrafya hakkında uzaktan bilgi sahibi olmanın çok da mümkün olmadığını buraya gelince öğrendik.

Gana için evden ayrıldığımda halim evini sırtında taşıyan kaplumbağaları andırıyordu... Arka koltuğu indirip bagaja fazladan yer açmış ve evde bulabildiğim her valizin içine olimpiyatta derece alabilecek şekilde eşya yerleştirmiştim. O sıralar bana fırsat verilse arabamı bile bavul ölçülerinde paketlemeyi başarabilirdim herhalde!

Yeni bir yaşam kuracağımız Afrika’ya gelmek için büyük heyecan duyuyorduk ama aklımızda bir dolu soru da vardı. Mesela Afrika nasıl bir yerdi? Özellikle de yaşayacağımız Gana… Batı Afrika kıyısında yer alan ülkenin bayrağını, sahilini, yönetim biçimini anlatan yazılar okuduk tabii ama bunlar benim sorularıma cevap veremiyordu. Ben sokak adabını, sosyal yapısını, tıbbi durumunu, sebzelerini merak ediyor, örneğin aylarca kalacağım ülkede salça bulup bulamayacağım gibi binlerce soruyla dolaşıyordum. Lafı açılmışken söyleyeyim, ne yazık ki doğru düzgün bir salça yok.

Türkiye'den Gana'ya gelirken her uçağa binişimde yeni insanlar görüyorum. Bazen tanışıp konuşuyoruz burada ne yapılır, ne edilir üzerine. Hem geleceklere tavsiye hem de Ganalı ne yapar, ne eder gibi sorulara yanıt olsun diye bu bloga başladım. Buraya gelirken bilmeniz gerekenlerden ilki Afrika’nın ekonomisi, geçmişi ve kültürü. Neden bunu söylüyorum? Çünkü sokakta görecekleriniz ve yaşayacaklarınız için bu bilgilere çok ihtiyaç duyacaksınız. Yoksa insanları sürekli yargılar ve anlam veremediğiniz hareketleri yüzünden çok yorulur, çok tartışırsınız. Herkes özgür, herkes günü yaşama çabasında ve kimse kimsenin umurunda değil. İlk bakışta bir Avrupa tasviri gibi geliyor ama oralarla da alakası yok. Burada bambaşka bir dünya ve anlayış sizleri bekliyor...